Üç dünya turu yapmış bir Türk kadını şimdi tüm dünya ülkelerine gidiyor 149/195
Merhabalar, Robert Kolej'den mezun olduktan sonra Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği'nde lisans ve yüksek lisans yaptım. On sene de üniversitede araştırma görevlisi olarak çalıştım. 2001 yılında doktora tezimin önerisini yazdıktan sonra tezin kendisini yazamayacağıma karar verip üniversiteyi bıraktım. Temmuz 2001- Eylül 2002 arasında karadan bir dünya turu yaptım. Yanılmıyorsam, sırt çantasıyla dünya turu yapan ilk Türk benim. (Seyahatin detaylı hikayesi İnkılap Yayınları'ndan çıkan “Avucumda Patikalar” adlı kitapta, seyahatle ilgili gazete haberlerini de burada bulabilirsiniz.) Ağustos 2008- Ağustos 2009 arası denizden bir dünya turu yaptım. Eylül 2015-Aralık 2015'te ise ikinci dünya turumda tanıştığım İtalyan eşim ve üç buçuk yaşımdaki kızımla “99 Günde Devrialem” olarak üçüncü bir dünya turu daha yaptım. Türk pasaportu ile 110'dan fazla BM ülkesine gitmeye kalkınca birçok engelle karşılaşıyorsunuz. Benim gezginliğim dünyanın nasıl politik parsellere ayrıldığını, içine doğduğumuz hayali çizginin dünya üstünde hareket alanımızı belirlediğini görmem içinmiş. Sınırlar hayali çizgilerdir. Ya gerçek anlamda kanlı bir savaş sonucu ya da mecazi anlamda kanlı politika ile belirlenmiş hayali çizgiler. Vizeler de günümüzün dünya çapında kabul gören ırk ayrımcılığı. Şu anda iki pasaportum var. Türk pasaportum “Batılılar”ı sevmeyen veya istemeyen Müslüman ülkelerinin, İtalyan pasaportum geri kalan yerlerin kapısını bana açıyor. Ama sadece benim hareket özgürlüğüm yeterli değil. Ben dünyanın sadece mültecilere değil, tüm göçmenlere açık olması gerektiğine, insanların doğdukları dünyada istedikleri gibi özgürce hareket edebilmesi gerektiğine inanıyorum. Bu, en temel bir insan hakkıdır. Olmalıdır! Üçüncü dünya turuma çıkarken “Sınırları sorgulamayan hiç kimse kendine gezgin, seyyah vs. dememeli” ve “Dünyadaki tüm ülkelere ayak bastıktan sonra tüm pasaportlarımı yakacağım” cümleleri kalemimden çıktı. Böyle deyince insanlar sanki tuhaf bir insanmışım gibi bakıyorlar, “şiddet içeren şeyleri” bir kenara bırakmamı söyleyenler dahi oldu. Halbuki görmedikleri, pasaport bir kağıt parçası, oysa doğru pasaporta sahip olmayan etten kemikten insanlar sırf bir yerden bir yere gitmek istedikleri için ölüyorlar. Şu anda 193+2 (193 BM üyesi ülke artı iki gözlemci ülke) ülkeden 149 ülkeye gitmiş bulunmaktayım. Bu projeye destek olacak birilerini arıyorum. Bu konu ile ilgili olarak haber/röportaj yapmak isterseniz bana bu adresten veya aşağıdaki numaradan ulaşabilirsiniz. Teşekkürler, iyi günler. Gülin
0 Comments
Your comment will be posted after it is approved.
Leave a Reply. |
|