Not: Bu yazıyı yazarken çoğul şahıs zamirlerini nasıl kullanacağımı bilemedim. Biz, siz, onlar... Kim bu "biz", "siz", "onlar"? Bu tanımlar "Ben"in kim olduğuna bağlı. Bu AB-Türkiye anlaşmasını konuşurken İstanbul'da doğmuş bir Türk vatandaşı olarak ben Türkiye miyim YOKSA şimdi İtalyan vatandaşı da olduğum ve İtalya'da yaşadığım için AB miyim? Liderlerden konuşurken "biz" demem lazım çünkü resmi olarak beni temsil ediyorlar. ANCAK neredeyse tüm temel inançlarıma karşıt şekilde davranıyorlar. Bu koşullarda nasıl onlarla özdeşleşip "biz" diyebilirim? Tamam, politikacıları bir kenara koydum, peki ya Türkiye ve AB halkına ne demeli? İçlerinde kendimi hiçbir şekilde özdeşleştiremeyeceğim o kadar çok kişi var ki. Hatta, çoğu inancım ve görme biçimim onların bir kısmının görüşleri ile tamamen zıt. Bu durumda içinde yaşadığım toplum için nasıl "biz" diye konuşabilirim? Konunun öznesi olan mülteciler ve göçmenlere gelecek olursak... Muhtemelen göçebe bir ruhum var diyebilirsem de bahis konusu mülteciler/göçmenlerle hiçbir ortak geçmişim, ortak kalıtımım yok. Evimden sürülmedim, huzur ve barış ortamında ve nispeten refah içinde yaşıyorum. Orta Doğulu değilim, Arapça konuşmuyorum, Avrupalı görünüşlüyüm, dinim asla gündeme gelmiyor, fakir değilim, iş hayatına dahil olmasam da eğitimli ve donanımlıyım. Kısacası, belli gruplar tarafından nefret şimşeklerini üstüne çeken mülteciler/göçmenlerle hiçbir ortak tarafım yok. ANCAK onları savunuyorum, yani onların tarafındayım.
Bu durumda grup olarak kime "biz" demeliyim? Bunu belirlemeliyim ki "siz" ve "onlar" kim tespit edebileyim. Bu açmazdan çıkmanın tek yolu en yüksek kimliğe çıkmak: Hepimizin insan olduğuna. Diğer tüm kimlikler bulanık olduğuna göre sınırlar ne işe yarıyor?