Annemle Yazismalar
4.11.2019- pzt
13:10- Annemden WhatsApp mesajı: Sana haksızlık yapmadım seni her zaman korumak isterim ve istedim. Fırsat vermessin biraz yaklaşmama. Sana güvenimi istismar edeceginle beni tehdit edersin. Doğruyu izah etmeme de fırsat vermezsin. Anlamak istemezsin beni. İki kişinin konuşmasını başkalarına nakletmek benim terbiyem dışı. Kavganı üçüncü kişi duymamalı şahit olmamalı. Gerginliği alevlendiriyorsun. Kocan olacak hiçmi sana dur demiyor. Körüğü senin eline O mu verdi. anlamıyorum. Bu kötü bir huy. Bu huyundan dolayı güvenilmezsin. Müslümanlıkta bu böyledir. Hiç hoş görülü değilsin. Lavinya da hep bir problemmi vardı diye üzüldük. Çocuk ünitesimi neyi olmayan bir doğum evinde doğuracağını öğrendiğimde canım sıkılmıştı. Beni karıştırmadın. Ağzıma lafları tıkadındı. Allah'ın takdiri imiş. Canımızdan sonra da biz yurt dışına gidiyoruz diye beni postaladın. Allaha şükür et nurtopu gibi bir kız verdi. Benimle olan sorununu ben çözerim. Herkesi karıştırman hata. Bu kötülüğe nasıl saplandın. Eskileri bitir kafanda. Aslı ile Alperi birbirine mi düşürmeyi planladın. Günah. Fitne fücürluğu bırak. Karşılığını Allah bırakmaz Allahtan korkmalı! Hepimiz seni seviyoruz. Ama sen itiyorsun bizleri. Sanma ki Carlo benden çok seni düşünür ve sever sanıyorsan inanma. Lara büyüyünce belki anlarsın Allah güzel günlerini göstersin. Ben daha ölmedim Aslı sağ olsun devamlı masama para bırakır. Ben de elimde küçük valizimle otobüslerle pazarlara giderim bu yaşta üç kuruş biriktireceğim diye. Sana o parayı nasıl taşıyacağım diye günlerce uykularım kaçtı. O kadar para Alper'e borçluyum. Arkamdan küfür etsen de yaptıklarını nasıl affedeceğim bilmem. annemi de affetmek istemiyorum ama bu vicdan var ya. helallik iste benden Neler yaptığını hatırlamasan da! Aynı gün içinde benim cevaplarım: 15:35 Bana haksızlık yaptın, halen de yapıyorsun. Kadın halen Alper'e borcum var diyor yaaa! Alper'e bir borcun yok, BANA BORCUN VAR ANNE! Alper'le ortak hesabınızdaki para kadar BANA BORCUN VAR! Eğer anlamıyorsan Alper anlatsın sana, o bal gibi anlıyordur. Ama tabii işine gelince hiç sesini çıkarmaz. İki kişinin konuşmasını başkalarına nakletmek senin terbiyen dışı ama insanların arkasından konuşmak, gizli saklı işler yapmak terbiyene çok uyuyor! Dürüstlükten açıklıktan nasibini almamışsın. Tekrarlıyorum. Zaten Alper'i şimdiye kadar fazlasıyla kayırdın, bundan sonra beni kayır ve dikkat et ki hak geçecekse bana geçsin Alper'e değil. Teyzemle de keza öyle, yaparsınız siz şimdi yine arkamdan alavere dalavere, verir teyzem Alper'e elden para vs. Eğer öyle bir şey yaparsanız, eğer Alper'e bir kuruş hakkım geçerse mezarınızda rahat uyumayın anne. Halen kendinize bakmadan bana saldırıyorsun, şimdi bir de kocama saldırmaya yeltenmişsin utanmadan! Ne zaman ki öz eleştiri yapmayı becerirsin o zaman beni ararsın anne. Benim tarafımı tuttuğun, beni bir parça düşündüğün, benim için söyleyecek BİR TEK iyi lafın olduğunda beni ara anne. O zamana kadar benden uzak kal hoş kal anne. 15:54 Anne... Bak buraya yazıyorum. Teyzemin de bir hastalığı var, senin de. Anneannem ikinizi de mahvetmiş, ruh hastası etmiş. Alper söylemez, Alper politik, Alper korkar kaz elinden gider diye. Yok mu ailede güveneceğiniz bir büyük? Necati Amca filan mesela? Göster birine bu yazdıklarımı. Veya geleceğim herhalde mecburen oraya bir-iki günlüğüne, oturalım konuşalım beraber. Ama ben sizinle artık bir daha yalnız başıma konuşmuyorum çünkü ehliyetsizsiniz. 16:03 Seni bir haftalığına bloke ediyorum. Bir hafta otur düşün, yazdıklarımı tekrar tekrar oku düşün. Konuşun ve beni anlamaya çalışın. Bir hafta sonra açacağım diyecek bir sözün varsa. Ama eğer yine bana saldıran, beni eleştiren bir tek kelime olursa bir daha konuşmayacağım anne. Bana sevecen, düşünceli bir anne gibi yaklaşmanı bekliyorum. Seni seviyorum diyorsan beni koruyucu, benim tarafımı tutucu tavrınla göster. Sonra geceyarısı da bir mesaj yazmışım ama göndermemişim: Yeter anne yeter! Bana bir daha kötü olduğuma dair bir tek şey söylemeyeceksin. Ben harikayım, ben iyiyim, ben doğruyum, ben haklıyım! Yeter artık yeter! Psikolojik taciziniz yeter! Bir son veriyorum buna. İzin vermiyorum artık bana tacizinize. Anneannem sizi taciz etmiş, siz beni ediyorsunuz. Ne teyzemden ne senden de helallik filan istemiyorum. Annesin, tabii hakkın ödenmez, ama çocuk doğurdun da kapının önüne koymadın diye de kendini bir şey sanma. Kendi alnının teri ile kazanmadığın, sana da atadan kalmış bir paranın bir kısmını bana verdiğin için de bir şey yaptın diye bakma. Asıl sizin benden helallik istemeniz lazım, çünkü bana çok zararınız dokunmuştur, çok hakkımı yediniz ve günahımı aldınız haksız yere. Etme anne istemiyorsan hakkını helal, ben de sana etmeyeceğim. Yeter! Anladım, dediğim gibi anneannem sizi taciz ediyor ama ben sizin beni daha fazla taciz etmenize İZİN VERMİYORUM! On Nov. 10, 2019 at 2:26 PM, "Ayşe Tolun" <ayse.tolun@hotmail.com> wrote: Benim sana hiçbir borcum yok. Üç kere Roma‘dan dönüş biletimi erkene aldırdın. Alper İstanbul da olsaydı, yine biletimi erkene aldıracaktım. (Biletimi artık değiştirilir aldırıyorum). Beni sizde kalmamam için taciz ettin. Bütün yaptıklarımı hiçe saydın. Ben ölünce mallarımı satıp parasını paylaşırsınız. Sen benim kefen parama ve hastane için ayırdığım paraya da göz diktin öyle gözüküyor. Ben hiç mi para harcamamalıyım! Para biriktireceğim diye valizimi bile otobüsler de elimde taşırım. Havaalanından otobüsle gelip büyük valizimle bile otobüsle eve döndüğümü bilirim iki kere 75 yaşında. Dışarıda para harcamayım diye bir şey yemeden eve koşarım. Tüm paramı biliyorsun terbiyesizliği ele aldın herkese hakaret edip duruyorsun. İster konuş ister (iğnelerinle) konuşma daha iyi. Asabımı bozma. Özür dileyip helallik istemezsen seni affetmeyeceğim. Muhatabın benim. Etrafıma kin, nefret kusma. Müslüman eline, diline, beline hâkim olur. Ey Rabbimiz Günahlarımızı bağışla bizim, kötülüklerimizin üstünü ört bize iyilerle birlikte olmayı ölmeyi nasip et. Ey rabbimiz katından bir rahmet ver bize ve bizim için bir çıkış yolu lütfet işimize. Sen sevdirmezsen biz hiç kimseyi sevemeyiz, sen bize senin rızan ile birbirimizi sevmeyi ve senin için birbirimizle dost olmayı nasip eyle. Amin (Kuranı kerim den) Beni aç bıraktığını da unutamıyorum. Bana para yağmıyor. Sizin gibi 50 bin euro verip seyahatlere de gitmek, sonunda parasız kalırım korkusuyla vicdanımı rahatsız ediyor. Satamadığım mallarım para etmiyor. Trilyonlarım yok. Orosbuluk da yapamıyorum metreste olamam bu yaşta. Maaş ile ufak tefek gelirlerle, (Allah güzel ve uzun ömür versin) Aslı’nın verdikleriyle, pazarlarda alışverişle para biriktirmeye çalışıyorum. Özgür 200 bin euro dediği eve şimdi 120 bin euro diyor. Alay etti benimle. Sen ağzına sakız yap. Geceleri kocana beni, şikâyet konuşmalarınla rahatsız ettin. Yazıklar olsun sana verdiğim emeklere. Aileyi mutsuz eden evlada da yazıklar olsun. Ben sizden güler yüzden başka bir şey istemiyorum. İyi ki param var muhtaç değilim. Elden ayaktan düşersem bakım evine yatırıp, mallarımı satıp bakımıma verirsiniz. Böyle bir durumda da ben ölmeden paradan ümit yok, bir satış gerçekleşirse hariç. Sevmediğini söyledin, zaten sizlerden sevgi de beklemiyorum. Çocuğunu kocanı sev, Onlar da seni sevsin. Kızının daha güzel yaşaması için akıllı olmalısın. Sana yapılan iyiliklere de teşekkür etmesini bil. Bundan sonrası sana kaldı! Sen bilmesen de Allah bilir. Gel de gereken yere gidelim. Seni sevenlere saldırıyı bırak, kızına daha fazla zarar verme. Aslı’yı da bırak Alper’i de. Muhatabın benim UNUTMA! Bu günlerimi zehir ederek bana zarar verirsen kazanırsın o kesin. Durul artık Sunday, November 10, 2019 at 10:26 PM, Benden anneme: Demek üç kere biletini değiştirip döndün buradan anne? Emin misin? Eğer biletini üç kere değiştirip dönmediysen oğlunun ölüsünü göresin mi anne? Eğer üç kere değiştirip dönmüşsen de ben bu kızımın da ölüsünü göreyim. Demek 50.000 Euro harcamışız dünya turuna, öyle mi anne? Harcamadıysak oğlunun ölüsünü görecek misin anne? Harcadıysak da ben bu kızımın da ölüsünü göreyim anne. “Alper'e borcum var” dedin, ben de “Alper'e değil bana borcun var anne” dedim. Şimdi “Sana borcum yok” diyorsun. Alper'e “verdiğin”, ki ortak hesap açmakla yarısını direkt Alper'e hibe etmiş oluyorsun, bunu bilmiyorsan da ben sana söyledim, anlıyor olman lazım... Bu koşullarda eşitlikten bahsediyorsan Alper'e değil, bana borcun olduğu gün gibi açık. Eğer Alper'e değil de bana borcun varsa Alper'in ölüsünü göresin mi anne? Bildiklerimin dışında bir hesap durumu yoksa da, Alper'e borcun varsa da ben kızımın ölüsünü göreyim. Yeter artık! Yeter! Sizin bana bok atmak için her şeyi abartmanızdan yoruldum. Siz bok atın, ben temizlemekle uğraşayım. Sizinle baş edebilmenin başka yolu yok. Bundan sonra böyle anne. Yalan iddialar at ortaya, oğlumun ölüsünü göreyim diye yemin et ardından. Annemsindir, beni doğuran ve büyütensindir, bize çok emeğin de geçmiştir, çocukken bizimle oturup ders çalışmalarını hatırlarım. Bana okuma sevgisini veren de sensindir. Anne olarak hakkın ödenmez elbet. Ancak sanma ki benim çocuğun olarak senin üzerinde hiçbir hakkım yok. Alper'i kayırmanla bana yaptığın haksızlıklar çok büyüktür, bu vakitten sonra telafi de edemezsin açtığın yaraları. Çok hakkımı yedin anne çok. Beni haksız yere suçlamalarınla çok günahımı aldın çok. Bana baskılarınla yaptığın psikolojik tacizin bedeli de çok ağır. Evet, sen de kurbansın, biliyorum. Sen anneannemin kurbanısın, ama beni de senin kurbanın yapmaya çalıştın. Yapmadığın da söylenemez. Ama bundan sonra yok anne, yok. Eğer otobüste sürünüyorum diye sızlanıyorsan “acıların kadınıyım” rolünü benimsediğin için anne. Bu rolü sen seçtin, oynamak zorunda değilsin. Biz de Mercedes'e BMW'ye binmiyoruz diyeceğim ama kocamın arabası Mercedes :) Tabii biz 50.000 Euroluk arabalara binip de 5-6 sene sonra aman eskidi diye değiştirmiyoruz. Ben 2000, kocam 3000 Euroluk on küsur senelik ikinci el arabalara biniyoruz. Ben de senin rolüne talip olayım mı? Kusura bakma, hiç tarzım değil. Öte yandan, sanki ben çok lüks yaşıyorum da! Ne var yani, ben de bir yere gittiğimde 20 dolar otel parası vermemek için havaalanlarında soğuk metal sandalyelerde geceliyorum. Hatta orada bile durdurtmuyorlar, havaalanından atıyorlar, sokakta kaldırımda oturup sabah olmasını bekliyorum. Üç kuruş yemek parası vermeyeyim, tasarruf edeyim diye evden götürdüğüm leblebi, fındık, ton balığı ve grisini ile besleniyorum. İyi mi yapıyorum? Hayır. O da salaklık bana sorarsan. Ama sizden bulaşmış işte. İnsan bir tarzı benimseyince kolay kıramıyor. Carlo diyor bana "Değer mi?" diye, ben yine de yapıyorum. Sana para yağmasına gerek yok anne, para yağmış zaten, sen sadece yanlış yere bakıyorsun. Yukarıdan düşene değil, altında yatan sele bakacaksın. Bize de yağıyor di mi? Kocam her gün köle gibi sabahtan akşama 57 yaşında trenlerde sürünerek gidip geliyor, ben de evi çekip çeviriyorum, alışveriş yapıp sofraya yemek koyuyorum ve arta kalan zamanlarımda da bir şeyler karalamaya çalışıyorum. "Beni aç bıraktığını unutamıyorum." Vah vah vaaahh.! Nasıl boktan bir kız. Annesi yatalak yatıyor aç susuz bırakmış işkence yapmış kızı! Duyan da cidden bir şey yaptım sanacak. “Benim abuk davranışım yüzünden sen de aç kaldın kızım” demiyor da! Ve de sanki her bir şeyi, istemediğimi bile bile rağmen karıştıran bir kadın değil, aman da hiç kimsenin şeyine hele de benim evimde, kızının hiçbir şeyine elini sürmeyen bir kadın ya... Buzdolabından açıp yiyecek bir şey alamamış! Vah vah vaaah! Kime yutturuyorsun anne bu rolü? Ben biliyorum gerçeği. Teyzemle Alper de bilsin, yutmasınlar senin numaralarını. Ohooo Gökçeada için halen 120bin euro diyorsun, oğlun 75bin'e indi duymadın mı?? :)) Dayım Bizimköy'ü sizin elinizden almış, oğlun da Gökçeada'yı benim elimden alsın anne, ne olacak? Canınız sağolsun. Gönül isterdi ki beni seven bir annem olsun. Benim de canım diye içten sarılabileceğim bir annem olsun. Beni SEVMİYORSUN anne, SEVMİYORSUN. Beni sevdiğini gösterir bir tek davranışın olursa göz yaşlarımı tutamayacağım. Ama o günü göreceğimi pek sanmıyorum maalesef. Bu durumda olmamızın sebebi, bütün bu tatsızlıklara yol açan kişi de sensin. Sorumlu sensin. Ne zaman ki sorumluluk alacaksın o zaman hah annem olgunlaşmış diyeceğim ve ileri bir adım atabileceğiz. Yıllardır babamla çektiklerinin sorumluluğunu bize atıp durdun, içime yerleştirdiğin suçluluk duygusu halen peşimi bırakmaz, başıma beladır. Bir kez de "Ya evet sizlere çok boktan baba seçmişim, benim yanlış seçimim yüzünden siz de acı çektiniz" demedin. Demedin yaa bir kez. Bir kez kendine bakıp hata aramadın. Sen sorumlusun anne! Bugünkü durumdan da sen sorumlusun. Alper'i kayırdığın, bana bunca haksızlık yaptığın için SEN sorumlusun. Bu olanların tüm sorumlusu SENSİN. Ve de Alper, buna seyirci kaldığı, onu kayırırken sustuğu için. Hayır, maalesef muhatabım sen değilsin. Beni ezmek pahasına kayırdığın taraf olarak oğlun da muhatabım, sürekli sizin tarafınızı tutup beni suçlayan kişi olarak teyzem de muhatabım. Üçünüz birlik olup bana saldırdığınız için hepiniz muhatapsınız. Bunları dediğim gibi hepinize yazdım ki biriniz anlar belki de diğerlerine anlatır diye. Ama görüyorum ki nafile. Benim hayatta başka işlerim var, sizi kendinizle bırakıyorum. Bana para peşinde olduğumu, ölmeden miras kavgasında olduğumu söylüyorsunuz. Hatta senin kefen parana göz diktiğimi söyleyecek kadar aşağılık oldun. Söylediklerimi anlamazdan gelip, bir de bu şekilde çarpıtıp aynı şeyi bir daha söyleyecek olursanız Allah bin belanızı versin. Eğer para peşindeysem ve miras kavgasındaysam da Allah benim beş bin beş yüz belamı versin! Maalesef buraya bir daha gelmiyorsun zaten anne, dolayısıyla biletini değiştirilebilir alma gibi bir durumun olmayacak. Bana benzer şeyleri bir daha yapmana, bizim huzurumuzu kaçırmana izin veremeyeceğim, sana bir şey olup da suçlanma riskine girmeyeceğim. Oğlunla mutluluklar dilerim sana. Monday, November 11, 2019 at 11:28 AM, Benden anneme: > Ben hiç mi para harcamamalıyım! Aah bak pardon bir de bu var, atlamışım. Sanki sana hiç para harcama diyen olmuş gibi. Ha evet diyorum “İncik cincik gereksiz şeyler alma” diye ama yine gidip alıyorsun. Türkiye'de peynirin alası varken hem de buradakinin üçte-dörtte bir fiyatına burdan peynir doldurup gittin. Hay bir de yesen içim yanmayacak, tarihleri geçecek bozulacak. Evde öyle kullanmadan aldığın tarihleri geçmiş şeylerin hesabını yapsan kimbilir ne edecek. Onu bırak, buna projeksiyon deniyor psikolojide. Asıl sen istiyorsun ki ben hiç para harcamayayım. İki kutu sıvı sabun aldım diye laf eden, sekizli tuvalet kağıdı aldım diye “dörtlü alsaydın” diyen kim? Dikkatini çekerim ki ikisi de az olanından ucuz ve de tarihi geçmeyen, kullanılan nesneler. Onu bırak bana Kaş'taki ev için 5 liralık anahtarı “İstanbul'da yaptırsaydın” diyen kim anne? Var mı böyle bir abukluk? Allah aşkınıza savunma kendini, savunulacak hiçbir tarafı yok. Hastalıklı parayla ilişkin, bağımlılığını inkar eden alkolik gibisin. Hastalıklı olduğunu kabul etsen değişme ihtimalin var, ama yok, illa diretiyorsun. Sen en iyisini en doğrusunu biliyorsun. Ve de istiyorsun ki ben hiç para harcamayayım. Kendin yaşamı kendine zehir etmişsin, aman ben tadını çıkarmayayım, aman ben bana zevk vereni bırak kültürüme bilgime, çocuğumun da gelişimine çok olumlu katkısı olduğunu düşündüğüm şeyleri bile yapmayayım. Batıyor sana. Dünya turu yaptıysak, dediğim gibi 2-3000 euroluk arabalara biniyoruz. Neyim var başka? Kuaföre saç boyamasına bile para harcadığım yok. Ne sigaram ne içkim ne bir şeyim... Sen kendine abuk yere eziyet ediyorsun diye ben de eziyet edeceğim veya etmezsem tu kakayım. Elinde bavulla otobüslerde sürünmen, kusura bakma ama seni erdemli, tutumlu insan yapmıyor, salak ve zavallı bir kadın yapıyor. Bunun da farkına var, gurur duyulacak bir şeymiş gibi övünerek söyleme. Artı, tutarsızsın! Her gittiği yerde bilezik küpe kolye alan kim? Sanki de çok kullanıyormuş gibi. Biriktir anca. Artı, Seda'ya verdiğin yarım altın mıydı yoksa tam altın mı? O da halen oturmuştur benim içime! Onlar kıytırık bir oyuncak getirmişler sen git yarım altın ver, söylediğimde de “Aman zenginliiğimiz göstersin” diye cevap ver. Sırf gösteriş derdin. Sırf parayla övünme. İşine geldiğinde ise diğer tarafta kendini acındırmaya çalış. Dedim ya “Acıların kadınıyım” rolünü seviyorsun. Bırak anne bu rolü artık, bırak. Ben seyretmiyorum! Bu arada bu kadının 3000 dolarlık kürk aldığını da hatırlatırım. Senin benim arabamdan pahalı kürkün var yahu! :))) Sonra da ah zavallıyım, ah bilmem ne pazarlardan alışveriş ediyorum ah otobüslerde elimde bavulla sürünüyorum. Yutmuyor anne bunları kimse, yani yutan varsa bilmem, ben yutmuyorum. Silkin kendine gel diyorum. Gerçekten yardım al, paraya bakışın HASTALIKLI! Nokta. Benden başka biri de söylesin biri bunu sana. Yok, işlerine geliyor, sen böyle devam et. Biri (kardeşin) kullansın biri (oğlun) faydalansın. İyileş anne iyileş. Ben iyileşmeni istiyorum, 75 yaşında da olsa bu ezikliği atıp sağlıklı, insan gibi yaşa geri kalan ömrünü. |